CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun görevden ayrılmasının ardından, partinin yeni lideri Özgür Özel, Avrupa Birliği (AB) ile olan ilişkileri yeniden tanımlamak üzere önemli mesajlar verdi. Bir basın toplantısında konuşan Özel, "Türkiye'nin AB ile ilişkilerini güçlendirerek, demokratik standartlarımızı yükseltmek istiyoruz" diyerek yeni dönemin kapılarını araladı. Özel, AB ile işbirliğinin Türkiye'nin geleceği için kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.
Özel, Türkiye’nin Avrupa ailesinin bir parçası olması gerektiğini belirtirken, "Türkiye'nin AB'ye entegrasyonu sadece ekonomik bir hedef değil, aynı zamanda bir demokrasi hedefidir" ifadesini kullandı. Avrupa Birliği’nin dikte ettiği politikaların çok fazla tartışmalı olduğu bir dönemde, Özel, CHP'nin bu politikaları içselleştirip, Türkiye'nin AB ile bütünleşmesini daha da ileri götürmek için çalışacağını duyurdu. "AB ile ilişkiler sadece hükümetin değil, tüm toplumun meselesidir. Bu süreçte tüm siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını ve kamuoyunu yanımıza alacağız" dedi.
Bunun yanı sıra, Özel, AB ile ikili ilişkileri geliştirmenin yanı sıra, Türkiye'nin demokratik yapısını güçlendirmek için belirli standartların üzerindeki yükümlülüklerin de ele alınması gerektiğine dikkat çekti. "Özgürlükler, insan hakları ve hukuk devleti, AB ile ilişkilerimizi şekillendiren temel unsurlardır. Bu konularda ilerleme sağlamak, sadece bizler için değil, gelecek nesiller için de büyük bir sorumluluktur" diye ekledi.
Özel’in açıkladığı bu strateji, CHK'den beklenen en önemli adımlardan birini oluşturuyor. CHP, bu yeni dönemde, hem iç politika hem de dış politika alanında daha proaktif bir yaklaşım benimseyecek. "Avrupa ülkeleriyle olan ilişkilerimizi artırmak ve Türk toplumunun AB standartlarına daha yakın olmasını sağlamak için çeşitli projeler geliştireceğiz" diyen Özel, Türkiye’nin siyasi, ekonomik ve sosyal hayatına AB’nin katkı sağlama potansiyelini de vurguladı.
CHP Genel Başkanı, ayrıca Avrupa Birliği bünyesinde gerçekleştirilen projelerin Türkiye’ye etkisinin önemine dikkat çekti. "AB’nin sunduğu fonlar ve projeler, yerel kalkınmanın yanı sıra ulusal kalkınma için de hayati bir öneme sahip. Bu süreçte yerel yönetimlerimizle işbirliği yaparak, bu fonların doğru kullanımı için çalışmalar yürüteceğiz" şeklinde konuştu.
Özel, Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkilerinin sadece ekonomik anlamda değil, kültürel anlamda da derinlemesine incelenmesi gerektiğine değindi. "Kültürel etkileşimler, toplumlar arası anlayış ve işbirliklerinin temel taşlarını oluşturur. Bu nedenle, Türkiye’nin AB ile ilişkilerinde kültürel diplomasi unsurlarını ön planda tutmalıyız" dedi.
CHP’nin yeni liderinin bu açıklamaları, pek çok kesimden destek bulurken, bazı eleştirmenler tarafından ise "gerçekçi" bulunmadı. Özellikle, Türkiye’nin AB’ye katılım sürecinin geçmişteki sorunları ve günümüzdeki siyasi konjonktür göz önüne alındığında, bu hedefler için atılacak adımların nasıl gerçekleşeceği konusunda sorular ortaya çıkıyor.
Özel, bu eleştirilere karşılık olarak, Türkiye’nin AB'ye entegrasyonunun zor bir süreç olabileceğini ancak samimi ve kararlı bir şekilde bu yolda ilerlenmesi gerektiğini ifade etti. "Biz, tüm siyasi ve sosyal kesimlerin desteği ile bu yolda yürümek istiyoruz. Türkiye'nin gelişimi ve demokratik süreçleri için bu yükümlülüklerimizi yerine getirmeliyiz" dedi.
Özellikle genç kuşaklar için Avrupa Birliği'nin sunduğu fırsatların son derece önemli olduğunu belirten Özel, "Gelecek nesillerin bu fırsatları değerlendirebilmesi için doğru bir zemin hazırlamak zorundayız" ifadelerini kullandı. CHP'nin bu yeni yaklaşımı, partinin uzun vadeli hedefleri doğrultusunda şekillenecek ve Türkiye’nin demokrasi yürüyüşünde önemli bir adım olarak değerlendirileceği ifade edildi.
Özel’in bu açıklamaları, Türkiye’nin AB ile olan ilişkilerini yeniden ele alması gerektiğini ortaya koyarken, milletin beklentilerine karşılık verebilmek adına atacağı adımların merakla beklenmesine neden oldu. Partinin bu yeni dönemde izleyeceği stratejinin, hem Türkiye’nin iç dinamiklerini hem de uluslararası ilişkilerini nasıl etkileyeceği ise zamanla görülecek. Özel, "Gelecek güzel günlere inanan bir toplum yaratma hedefindeyiz ve bunun için hep birlikte çalışmalıyız" diyerek konuşmasını tamamladı.