Eski ABD Başkanı Donald Trump, Orta Doğu'daki gelişmelere dair yaptığı son açıklamalarda, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun izlediği politikaları eleştirdi. Trump, Netanyahu'nun bazı kararlarının uluslararası alanda olumsuz etkilere yol açtığını belirterek, bu süreçte kaybedilen dostlukların altını çizdi. Netanyahu ise Trump’ın yorumlarına karşılık vererek, kayıplardan duyduğu üzüntüyü dile getirdi. İki lider arasındaki bu diyalog, sadece kişisel bir tartışma olmanın ötesine geçerek, Orta Doğu'nun karmaşık siyasi dinamiklerini yeniden gündeme taşıdı.
Trump, kendisi başkanlık süresi boyunca İsrail’in güvenliğini her zaman öncelikli bir mesele olarak gördüğünü ifade ederek, Netanyahu'nun uygulamalarının bu güvenliği tehlikeye attığını iddia etti. Özellikle Filistin toprakları üzerindeki yerleşim politikaları ve bu politikalara yönelik uluslararası tepkilerin arttığını vurgulayan Trump, “Bu tür adımlar sadece İsrail’in geleceğini değil, aynı zamanda bölgedeki barışı da tehdit ediyor” ifadelerini kullandı. Trump’ın bu açıklamaları, daha önce sahip olduğu güçlü İsrail yanlısı duruşunun değiştiğine dair yorumların gündeme gelmesine neden oldu.
Netanyahu, Trump’ın ifadelerine yanıt verirken, “Türkiye’de konuşulanlar ve spekülatif yorumlar üzerinden değerlendirme yapmaya çalışmak doğru değil. Ancak Trump’ın belirttiği gibi, her iki taraf için de barış sağlanması hedefimizdir. Üzüntü duyuyoruz, fakat her zaman kararlılık ve samimiyetle kimliğimizi koruyacağız” dedi. İsrail Başbakanı, ülkesinin güvenliğini sağlamaya yönelik çabaların süreceğini ve bu konuda uluslararası ortaklarla işbirliğini artıracaklarını belirtti. Netanyahu’nun bu yanıtı, Trump’ın eleştirilerini kabullenmekle birlikte, kendi politikalarını savunma kararlılığını gösteriyor.
Trump ve Netanyahu arasındaki bu çatışmanın sadece bireysel bir tartışma olmadığını, aynı zamanda Orta Doğu’daki mevcut karmaşık siyasi durumları da yansıttığı değerlendiriliyor. Her iki liderin de kendi ülkelerindeki siyaset üzerindeki etkileri, özellikle de Trump’ın 2024 başkanlık seçimlerine yönelik destek arayışları açısından dikkatle izleniyor. Gelişmelerin nasıl bir yol alacağı ise dünya kamuoyunun ve uluslararası ilişkilerin seyrini doğrudan etkileyebilir.